YAŞAMIN İÇİNDE VAR OLMANIN KOŞULU EĞİTİMDİR

YAŞAM 03.03.2023 - 10:45, Güncelleme: 03.03.2023 - 10:49
 

YAŞAMIN İÇİNDE VAR OLMANIN KOŞULU EĞİTİMDİR

29 Ekim Kadınları Derneği Tekirdağ Şube Başkanı Seval Eşer, 3 Mart 1924 yılında gerçekleşen ve 3 devrim yasası olarak bilinen güne dair açıklamalarda bulundu.
29 Ekim Kadınları Derneği Tekirdağ Şube Başkanı Seval Eşer, 3 Mart 1924 yılında gerçekleşen ve 3 devrim yasası olarak bilinen güne dair açıklamalarda bulundu. Türkiye’de laik Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı gün olarak benimsenen 3 Mart tarihi ile ilgili açıklamalarda bulunan 29 Ekim Kadınları Derneği Tekirdağ Şube Başkanı Seval Eşer, şunları söyledi:   “ÇOCUKLARIMIZIN HURAFELERE DEĞİL AKLA GÖRE EĞİTİLECEĞİ BİR DÜZENİN EĞİTİM İLKELERİNİ OLUŞTURUYORDU” 3 Mart 1924 Türkiye Cumhuriyeti’nin laik temellerini atan yasaların yıl dönümüdür. Bugün kabul edilen yasalarla Cumhuriyet Hükümeti;  Şeriye ve Evkaf Vekaleti’ni ve halifeliği kaldırarak, halkın kendi iradesi ile kendisini yöneteceğinin ve toplumsal yaşama bilimin egemen olacağının ilk adımlarını atıyordu. Yine aynı gün kabul edilmiş olan Tevhit-i Tedrisat (Öğrenim Birliği) Yasası ise, çocuklarımızın hurafelere değil, akla göre eğitileceği bir düzenin eğitim ilkelerini oluşturuyordu. Kısaca Laik bir toplum yaratılacaktı. Doğal olarak, bu düzenlemeler, özellikle yıllarca gerici anlayışlarla eve mahkûm edilmiş kadınlar için büyük bir müjde idi. Üç Devrim Yasası’nın ardından 17 Şubat 1926 da yürürlüğe giren Medeni Yasa, bu temel anlayış üzerine kulluktan yurttaşlığa geçişimizin çağdaş bir yol haritası olmuştu. Anayasamızda 1924 ve 1928 tarihlerinde yapılan değişiklerle din ve dünya işlerinin kesinlikle ayrı olduğunun yasal güvencesi yürürlüğe girdi. “ YAŞAMIN İÇİNDE VAR OLMANIN KOŞULU EĞİTİMDİR” Demokratik bir toplumun inşası için kağıt üzerinde kalmaması, yaşama geçerek,  daha da ileri taşınması gereken yasal düzenlemeler, ne yazık ki süreç içinde fiilen ortadan kaldırıldı. Toplumun aydınlanması ve gelişebilmesi için en temel hak olan bilimsel eğitimin yerini, tarikatların cirit attığı, hurafenin bilimin yerine geçtiği karanlık bir dönem aldı. Çocuklarımızı bilimin ışığında çağdaş bireyler olarak yetiştirmek adeta hayal oldu.  Özellikle kadın aydınlanmasının ve güçlenmesinin temeli saydığımız 12 yıllık kesintisiz eğitim istemimiz, 4+4+4 uygulaması ile yok sayıldı. Bu sistemin özellikle kız çocuklarımızın aleyhine olduğu açıktır. Toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşmanın,  yaşamın içinde var olmanın koşulu eğitimdir. Eğitimsizlik, haksızlıklara karşı direnememek, kendi ayakları üzerinde duramamak ve çocuk “gelinler” olmaya  mahkum olmaktır. “GÖREVİMİZİN BU YASALARA YASALARIN BİZE AÇMAK İSTEDİĞİ ÇAĞDAŞ DÜNYAYA VE BİLİME SAHİP ÇIKMAK OLDUĞUNU BİLİYORUZ” Kadınlar olarak, böyle bir mahkumiyeti kabul etmiyoruz. Kazanımlarımızı geriye çekmeye çalışan uygulamalar karşısında sinmiyoruz. Zor karşısında sinmek ve kazanımlara sahip çıkmamak, gericiliğe boyun eğmektir. Üç devrim Yasası’nın kabulünün yıldönümünde görevimizin bu yasalara, yasaların bize açmak istediği çağdaş dünyaya ve bilime sahip çıkmak olduğunu biliyoruz. Bu bilinçle, Üç Devrim Yasası’nın yıl dönümünü kutluyoruz.”
29 Ekim Kadınları Derneği Tekirdağ Şube Başkanı Seval Eşer, 3 Mart 1924 yılında gerçekleşen ve 3 devrim yasası olarak bilinen güne dair açıklamalarda bulundu.

29 Ekim Kadınları Derneği Tekirdağ Şube Başkanı Seval Eşer, 3 Mart 1924 yılında gerçekleşen ve 3 devrim yasası olarak bilinen güne dair açıklamalarda bulundu.

Türkiye’de laik Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı gün olarak benimsenen 3 Mart tarihi ile ilgili açıklamalarda bulunan 29 Ekim Kadınları Derneği Tekirdağ Şube Başkanı Seval Eşer, şunları söyledi:

 

“ÇOCUKLARIMIZIN HURAFELERE DEĞİL AKLA GÖRE EĞİTİLECEĞİ BİR DÜZENİN EĞİTİM İLKELERİNİ OLUŞTURUYORDU”

3 Mart 1924 Türkiye Cumhuriyeti’nin laik temellerini atan yasaların yıl dönümüdür. Bugün kabul edilen yasalarla Cumhuriyet Hükümeti;  Şeriye ve Evkaf Vekaleti’ni ve halifeliği kaldırarak, halkın kendi iradesi ile kendisini yöneteceğinin ve toplumsal yaşama bilimin egemen olacağının ilk adımlarını atıyordu. Yine aynı gün kabul edilmiş olan Tevhit-i Tedrisat (Öğrenim Birliği) Yasası ise, çocuklarımızın hurafelere değil, akla göre eğitileceği bir düzenin eğitim ilkelerini oluşturuyordu. Kısaca Laik bir toplum yaratılacaktı. Doğal olarak, bu düzenlemeler, özellikle yıllarca gerici anlayışlarla eve mahkûm edilmiş kadınlar için büyük bir müjde idi. Üç Devrim Yasası’nın ardından 17 Şubat 1926 da yürürlüğe giren Medeni Yasa, bu temel anlayış üzerine kulluktan yurttaşlığa geçişimizin çağdaş bir yol haritası olmuştu. Anayasamızda 1924 ve 1928 tarihlerinde yapılan değişiklerle din ve dünya işlerinin kesinlikle ayrı olduğunun yasal güvencesi yürürlüğe girdi.

“ YAŞAMIN İÇİNDE VAR OLMANIN KOŞULU EĞİTİMDİR”

Demokratik bir toplumun inşası için kağıt üzerinde kalmaması, yaşama geçerek,  daha da ileri taşınması gereken yasal düzenlemeler, ne yazık ki süreç içinde fiilen ortadan kaldırıldı. Toplumun aydınlanması ve gelişebilmesi için en temel hak olan bilimsel eğitimin yerini, tarikatların cirit attığı, hurafenin bilimin yerine geçtiği karanlık bir dönem aldı.

Çocuklarımızı bilimin ışığında çağdaş bireyler olarak yetiştirmek adeta hayal oldu.  Özellikle kadın aydınlanmasının ve güçlenmesinin temeli saydığımız 12 yıllık kesintisiz eğitim istemimiz, 4+4+4 uygulaması ile yok sayıldı. Bu sistemin özellikle kız çocuklarımızın aleyhine olduğu açıktır. Toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşmanın,  yaşamın içinde var olmanın koşulu eğitimdir. Eğitimsizlik, haksızlıklara karşı direnememek, kendi ayakları üzerinde duramamak ve çocuk “gelinler” olmaya  mahkum olmaktır.

“GÖREVİMİZİN BU YASALARA YASALARIN BİZE AÇMAK İSTEDİĞİ ÇAĞDAŞ DÜNYAYA VE BİLİME SAHİP ÇIKMAK OLDUĞUNU BİLİYORUZ”

Kadınlar olarak, böyle bir mahkumiyeti kabul etmiyoruz. Kazanımlarımızı geriye çekmeye çalışan uygulamalar karşısında sinmiyoruz. Zor karşısında sinmek ve kazanımlara sahip çıkmamak, gericiliğe boyun eğmektir. Üç devrim Yasası’nın kabulünün yıldönümünde görevimizin bu yasalara, yasaların bize açmak istediği çağdaş dünyaya ve bilime sahip çıkmak olduğunu biliyoruz. Bu bilinçle, Üç Devrim Yasası’nın yıl dönümünü kutluyoruz.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve tekirdaginsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.